Fikret Aslan’dan Keçi Gerçeği: “Çözüm Dağda Geziyor, Adı Keçi!”

Türkiye 2025 yazında yine orman yangınlarıyla kavrulurken, kamuoyu eksik ve yanlış müdahaleleri tartışıyor. Tam bu noktada dikkat çeken bir açıklama Anahtar Parti Bursa İl Başkanı Fikret Aslan’dan geldi. Yangınlara “ekolojik gerçeklik” penceresinden bakan Aslan, göz ardı edilen bir hakikate işaret etti:

“Keçiyi yasakladınız, ormanları yalnız bıraktınız; şimdi yangınlara çare arıyorsunuz.”

“Keçi: Ormanın Binlerce Yıllık Doğal Bahçıvanı”

Fikret Aslan, orman yangınlarının yalnızca hava araçları ve müdahale ekipleriyle değil, doğayla uyumlu bir yaşam modeliyle önlenebileceğini vurguladı. Anahtar Parti olarak Türkiye’nin unutulmuş gerçeklerinden biri olan keçicilik üzerine dikkat çeken Aslan, şu ifadeleri kullandı:

“Keçi, binlerce yıldır Anadolu ormanlarının doğal parçasıydı. Kuru dalları, çalıyı, otları yiyerek yangın riskini azaltır. Ormanı havalandırır. Bitki çeşitliliğini artırır. Erozyonu önler. Ama biz onu yasakladık, köylüyü cezalandırdık, ormanı yalnızlığa terk ettik.”

İl Başkanı Aslan, keçinin ekosisteme katkılarını 3 başlıkta özetledi:

1. Yangınların Yayılımını Yavaşlatır:
   Kuru otları, çalıları ve yanıcı alt örtüyü temizleyerek yangın çıkış ve yayılma riskini azaltır.

2. Ekolojik Yenilenmeyi Tetikler:
   Aşırı sık orman dokusunu açarak yeni bitki türlerinin gelişmesine alan yaratır.

3. Erozyonla Mücadele Eder:
   Toprağı işler, aşınmayı önler; bu da hem doğayı hem de tarımı korur.

“Keçisiz orman kurur, sonra yanar,” diyen Aslan, doğal süreçlerin dışlandığı orman politikalarının felaketi büyüttüğünü ifade etti.

2025’in Acı Tablosu:

Türkiye 2025’te:

• 41.458 hektar orman alanı kül oldu

• 13 vatandaş yaşamını yitirdi

• 235 bina ve 377 yapı zarar gördü

• 50.000 kişi tahliye edilmek zorunda kaldı

Fikret Aslan bu verileri hatırlatarak şu çarpıcı soruyu yöneltti:

“Bu kadar acı yaşanırken, hâlâ çözümü neden sadece yukarıdan bekliyoruz? Neden hâlâ doğanın işleyişine kulak vermiyoruz?”

“Merkezden Değil, Dağdan Yönetilmeli”

Aslan, geçmişte yürürlüğe giren ve keçi yetiştiriciliğini sınırlandıran yasal düzenlemelere sert tepki gösterdi:

“Keçiye yasak, köylüye ceza, ormana yalnızlık verdiniz!
Bugün keçiye yeniden izin verseniz bile, onu besleyecek insan kalmadı. Köyler boşaldı, orman sahipsiz kaldı.”

Anahtar Parti olarak hem kırsal nüfusu yerinde tutacak hem de ekolojik dengeyi koruyacak politikaları savunduklarını belirten Aslan, merkezi yönetimin doğaya yabancılaştığını dile getirdi:

“Ormanı doğadan değil, merkezden yönetmenin bedelini ödüyoruz.”

“Günah Keçisini Uzakta Aramayın: Çözüm Yanımızda”

Fikret Aslan açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Köy olmadan orman korunmaz. Keçi, ormanla birlikte yaşayan bir bekçidir.
Anahtar Parti olarak keçiciliği destekleyecek, doğayla uyumlu tarım ve hayvancılığı teşvik edecek, kırsalı yeniden canlandıracağız.
Günah keçisi ilan ettiğiniz çözüm hâlâ aramızda: Adı keçi!”

Yorum: Bir Hayvandan Fazlası

Fikret Aslan’ın açıklaması, sadece bir hayvanı değil, bir yaşam biçimini, bir doğa anlayışını, bir toplumsal hafızayı savunuyor.
Unutulan bu denge, belki de Türkiye’nin yangınlara karşı en güçlü kalkanıydı. Şimdi o dengeyi yeniden kurmak için doğanın iç sesine kulak verme zamanı.