Geç kalanlar yüz binlerce lira kaybedecek

Emeklilik sisteminde geçmiş hizmetleri prim ödeyerek değerlendirmeyi sağlayan borçlanma hakkı, milyonlarca çalışanın emeklilik tarihini öne çekmesine ve eksik primlerini tamamlamasına imkân tanıyor. Ancak 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe girmesi beklenen yeni düzenleme, bu hakkın maliyetini ciddi biçimde artıracak.

Uzmanlar, “2025 yılı, borçlanmada son ekonomik avantaj yılı” diyerek çalışanları uyarıyor.

ASGARİ ÜCRET ZAMMI MALİYETİ ARTIRACAK

Bazı borçlanma türlerinde oran sabit kalsa da, asgari ücretteki artış doğrudan maliyete yansıyacak. Bu kapsamda yalnızca asgari ücret zammına bağlı olarak yükselecek borçlanma türleri şöyle:

–Doğum borçlanması (%32 sabit oran)

–Yurtdışı borçlanması (çalışma, işsizlik, ev kadınlığı süreleri – %45 sabit oran)

–Kanunen oran artışı yapılmasa da, asgari ücret yükseldikçe borçlanma tutarları da her yıl katlanarak artacak.

HEM ORAN HEM ÜCRET YÜKSELECEK

Yeni yıldan itibaren bazı borçlanma kalemlerinde oran %32’den %45’e çıkarılacak. Aynı zamanda asgari ücret zammı da eklendiğinde maliyetler çift yönlü bir artış gösterecek. Bu kapsamda yer alan süreler:

–Askerlik borçlanması

–Avukatlık stajı

–Doktora ve tıpta uzmanlık eğitim süreleri

–Fahri asistanlık dönemleri

–Kamu personelinin ücretsiz izin süreleri

–Seçim nedeniyle görevden ayrılanların açıkta geçen süreleri

–1416 sayılı Kanun’a tabi yurt dışı eğitim süreleri

–Tarım Bağ-Kur veya vergi/oda kaydı olup tescil edilmeyen dönemler

–Kısmi süreli çalışanların eksik günleri

–Grev, lokavt ve tutuklulukta geçen dönemler

Bu gruptaki kişiler, hem oran artışından hem de asgari ücret zammından kaynaklanan iki kat maliyetle karşılaşacak.

100 BİN LİRA BUGÜN, 180 BİN LİRA YARIN

Mevcut brüt asgari ücret 26.005,50 TL. Buna göre günlük kazanç 866,85 TL olarak hesaplanıyor.

–%32 oranla yapılan borçlanma: 277,39 TL × 360 gün = 99.860 TL

–2026’da %45 oranla yapılacak borçlanma: 390,08 TL × 360 gün = 140.428 TL

–Asgari ücret %30 artarsa: 506,7 TL × 360 gün = 182.412 TL

Yani bugün 100 bin liraya borçlanılan bir yıllık süre, 2026’da 180 bin liranın üzerine çıkabilir. Artış oranı ise %80’e kadar ulaşabilir.

“BORÇLANMAYI ERTELEYEN 2 KATINI ÖDER”

Sosyal güvenlik uzmanı Özgür Erdursun, Dünya Gazetesi’nde kaleme aldığı köşe yazısında borçlanma düzenlemesinin emeklilik planlamasında önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Erdursun şu ifadeleri kullandı:

“2025 yılı bir fırsat yılıdır. Borçlanma başvurusunu bugünden yapanlar hem düşük oranlardan hem de mevcut asgari ücretten yararlanacaktır. 2026’ya ertelenen her başvuru, aynı süre için iki kat maliyet anlamına gelir.”

“EMEKLİLİK PLANLAMASI ARTIK ERTELENECEK BİR KARAR DEĞİL”

Erdursun’a göre borçlanma hakkı yalnızca emeklilik tarihini öne çekmek için değil, gelecekteki finansal yükü azaltmak için de stratejik bir araç. Bu nedenle çalışanların zamanlama konusunda dikkatli davranması gerekiyor.

31 ARALIK 2025 SON TARİH

Uzmanlar, borçlanma başvurularının en geç 31 Aralık 2025 tarihine kadar yapılması gerektiğini belirtiyor. Bu tarihten sonra yapılacak başvurular, aynı süre için iki katına varan maliyetle sonuçlanacak.

2025, emeklilikte son ekonomik avantaj yılı olarak öne çıkıyor.

Emeklilik planlaması artık ertelenecek bir tercih değil; mali açıdan doğru zamanlama gerektiren stratejik bir adım.