Memleket Partisi Sonrası Yol Ayrımı: Sert Bir Manifesto

CHP’ye dönüş kararıyla birlikte kapatılma kurultayının fitilini ateşleyen Muharrem İnce, partiyi fiilen sahneden çekti. Ancak Memleket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ömer Özdoğan, bu sürece “hukuksuzluk” damgasını vurdu. Kurultayın usulsüz olduğunu, delegelerin iradesinin gasp edildiğini söyledi ve net bir çizgi çekti:

 “Parti bitmedi, biz buradayız.”

Fakat manzara açıktı: İnce’siz Memleket Partisi, örgütlü bir güç olma kabiliyetini yitirmişti. Özdoğan, partinin İnce ile özdeşleştiğini gördü ve o noktada keskin bir karar aldı:

“Memleket Partisi adı artık bir anlam taşımıyor. Yepyeni, bağımsızlıkçı, Atatürkçü bir yapılanmaya gidiyoruz.”

 Özdoğan Hareketi: Yeni Yapının 3 Sert Vurgusu

1. Atatürkçülük – Kuvvacı Çizgi
   Bağımsızlık, halkçılık, devletçilik… Lozan’ın, Kurtuluş’un ve Cumhuriyet’in izinde tavizsiz bir duruş.

2. Temizlik – Şeffaflık
   FETÖ benzeri sızmalara kapalı, kirli yapılara geçit vermeyen, tertemiz bir siyaset.

3. Disiplin ve Katılımcılık
   “Ben gidersem parti biter” anlayışına rest. Kolektif akıl, disiplin ve örgütlü mücadele.

 Hedef Kitle:

• FETÖ / PKK gibi terör örgütleriyle bağı olmayan,

• Etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun, Cumhuriyet’e vatandaşlık bağıyla bağlı olan,

• “Ne mutlu Türküm diyene” diyebilen, Atatürk ve Cumhuriyet ile sorunu bulunmayan herkes.

 Manifesto:

“Kıymetli Atatürkçüler,
Bizler, hiçbir şahsi menfaat gözetmeden, yalnızca Cumhuriyetimizin kurucu ilkelerine bağlılıkla bir araya gelmiş samimi Atatürkçüleriz.

Bugün yeni bir yola çıkıyoruz. Bu yol, Ata’nın yoludur. Akıl ve bilimin rehberliğinde, milletimizin aydınlık yarınlarına açılan ortak yolumuzdur.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetini en güçlü şekilde temsil edecek yeni bir siyasi partiyi, Sayın Ömer Özdoğan’ın liderliğinde hep birlikte kuruyoruz.

 Önümüzde erken seçim ihtimali var. Önümüzdeki 6 ayda güçlü bir teşkilat kurmak zorundayız.
 Amacımız; hem mevcut iktidarı hem de etkisiz muhalefeti değiştirmek.
 2028 seçimlerine tam kadro girecek, iktidara yürüyen bir parti olacağız.

Her gün, her saat, her adım önemlidir.
Birlikte yürürsek kazanırız. Kazanırsak, Türkiye yeniden nefes alır.

Şimdi el ele, omuz omuza iktidara!
Yolumuz Atatürk’ün yoludur!
Cumhuriyet ile sorunu olmayan herkes tek vücut olacak!”