Merkez Bankası Başkanı açıkladı: Risk arttı

Türkiye Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın Finans Zirvesi 2025 konuşmasını ve finansal vizyonunu keşfedin. Güncel ve detaylı bilgiler için tıklayın.

Merkez Bankası Başkanı açıkladı: Risk arttı
Yayınlama: 10.05.2025
A+
A-

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, Boğaziçi Üniversitesi tarafından düzenlenen ve finans alanında önemli bir platform olan Finans Zirvesi 2025’te yaptığı konuşmada, güncel ekonomik gelişmeler ve para politikası stratejileri hakkında detaylı bilgiler verdi. Karahan’ın açıklamalarında öne çıkan noktalar şunlar oldu:

  • Mart ayında yaşanan finansal piyasa hareketliliklerine karşı alınan önleyici ve proaktif tedbirlerin etkili olduğu ve önümüzdeki dönemde de kararlı bir duruş sergilemenin sürdürüleceği vurgulandı. Bu kapsamda, dezenflasyon sürecinin devamını sağlamak adına güçlü ve tutarlı politikalar uygulanmaya devam edilecektir.
  • Gelişmekte olan ülkelerdeki merkez bankalarının, küresel finansal döngülerdeki belirsizlik ve dalgalanmalara karşı çeşitli politika araçlarını kullanmayı tercih ettiği belirtildi. Özellikle, 2008–2009 Küresel Finansal Krizi sonrası, merkez bankalarının faiz oranlarını ayarlamanın yanı sıra makroihtiyati önlemlerle finansal istikrarı güçlendirmeye çalıştığı örnekler paylaşıldı.
  • Bu bağlamda, gelişmekte olan ülkelerin tek tip politikalar yerine, ülkelere özgü koşullara uygun ve esnek çok araçlı politika setleri geliştirdiği ifade edildi. Biz de Türkiye olarak, bu yaklaşımı benimseyerek, para politikası araçlarımızı güçlendirmekteyiz.
  • Para politikasında temel araç olan politika faizini destekleyen ve güçlendiren makroihtiyati düzenlemelerle, özellikle mevduat ve kredi piyasalarına odaklanıyoruz. Bu kapsamda, üç ana strateji benimsiyoruz:
    • Mevduata yönelik düzenlemeler ve Türk Lirası mevduat oranını artırmaya yönelik adımlar, özellikle KKM uygulamasının kademeli olarak azaltılmasıyla destekleniyor.
    • Kredi büyümesini kontrol altına almak ve talep dalgalanmalarını önlemek amacıyla düzenleyici önlemler hayata geçiriliyor.
    • Likidite yönetimi ve piyasa istikrarını sağlamak adına, sistemdeki fazla Türk Lirası likiditesini etkin biçimde izliyor ve ayarlıyoruz.

Finansal piyasaların etkin ve istikrarlı işleyişini sürdürebilmek için, para politikası araçlarını proaktif ve kararlı bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz. Bu doğrultuda, likidite koşullarını yakından takip ederek, gerekli durumlarda likidite yönetimi araçlarımızı etkin biçimde devreye alıyoruz.

Enflasyon ve Gıda Fiyatlarındaki Güncel Durum

Gerek kullandığımız altı göstergenin ortalaması gerekse en iyi tahmin modellerimizin medyan sonucu, yıllık enflasyonun %30’un biraz üzerinde olduğunu göstermektedir. Bu da, dezenflasyon sürecinin sürdüğüne işaret etmektedir. Mart ayında, özellikle Ramazan ayının etkisiyle gıda fiyatlarında artış olsa da, Nisan ayında bu artış daha ılımlı bir seviyeye gerilemiştir. Ancak, geçtiğimiz ay yaşanan zirai don olayları, özellikle meyve ve işlenmemiş gıda fiyatlarında yukarı yönlü riskleri artırmıştır.

Yurt genelinde maliyet kaynaklı enflasyonist baskılar hafiflemekte olup, bu durum belirli sektörlerle sınırlı kalmayıp, genelleşen bir eğilim göstermektedir. Enflasyon beklentileri de dezenflasyon patikasının üzerinde seyretmeye devam ederek, para politikasının sıkı ve kararlı duruşunu zorunlu kılmaktadır. Ayrıca, belirsizlik seviyesinin önceki dönemlere göre daha yüksek olması nedeniyle, ihtiyatlı ve katı bir para politikası uygulanmaya devam edecektir. Bu politika duruşu, enflasyonun kalıcı biçimde düşürülmesi ve fiyat istikrarının sağlanması amacıyla sürdürülecektir.

Dezenflasyon Sürecinin Devamı ve Fiyat İstikrarı

Fiyat istikrarı, sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışının temel taşıdır. Bu bilinçle, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası olarak, enflasyonu belirlediğimiz ara hedefler doğrultusunda düşürme yolunda kararlılıkla ilerliyoruz. Dezenflasyon sürecinin başarıyla tamamlanması, hem finansal istikrar hem de ekonomik büyüme açısından kritik öneme sahiptir.

KKM Hesaplarından Dövize Geçiş Oranı ve Finansal Dayanıklılık

Son 12 ayda, vadesi dolan KKM hesaplarından dövize geçiş oranı %14,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu oran, finansal istikrarı tehdit etmeyecek seviyede olup, Türk Lirası mevduatların payı %58 seviyesinde kalmaya devam etmektedir. Ayrıca, yatırım fonlarıyla birlikte toplam yerel para arzı ve mevduat oranları, tarihsel ortalamalara yakın seyretmektedir.

14 Mart – 2 Mayıs tarihleri arasında oluşan döviz talebinin %70’i yurtdışından gelen kaynaklardan oluşurken, yurt içi talep ise sınırlı kalmıştır. Bu durum, para politikası duruşumuz ve makroihtiyati önlemler sayesinde, Türk Lirası mevduatların ve tasarrufların korunmasına ve desteklenmesine imkan sağlamaktadır.

Mal talebi göstergeleri, yurt içi talebin genel olarak ılımlı seyretmekle birlikte, belirli ölçüde dirençli olduğunu göstermektedir. Bu da, ekonomi üzerindeki toplam talep seviyesinin dikkatli bir biçimde izlenmesini ve gerekirse önlemler alınmasını zorunlu kılmaktadır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.