New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, seçim kampanyasında “demokratik sosyalist” ve Müslüman kimliğiyle dikkat çekti. Ancak, vaatlerinin finansal olarak ne kadar uygulanabilir olduğu tartışma konusu. Dünyanın gözünün üzerinde olduğu …
New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, seçim kampanyasında “demokratik sosyalist” ve Müslüman kimliğiyle dikkat çekti. Ancak, vaatlerinin finansal olarak ne kadar uygulanabilir olduğu tartışma konusu. Dünyanın gözünün üzerinde olduğu Mamdani’nin vaatleri gerçekleşebilir mi?
Paraanaliz yazarı Yağı Kutay Işık, köşesinde Mamdani’nin ekonomik vizyonunu ve olası sonuçlarını değerlendirdi.
“HAYAT ÇOK PAHALI, MAAŞ YETMİYOR” İSYANI

Işık’a göre, Mamdani’nin başarısının ardında ideolojik bir sosyalizm değil, şehir halkının ekonomik öfkesi yatıyor. New York artık “kapitalizmin başkenti” olmanın ötesinde, geçim sıkıntısının derinleştiği bir metropole dönüşmüş durumda.
Mamdani, kampanyasını şu sloganlarla özetlemişti:
“Kahve 6 dolar,
Gelirin yarısından fazlası kiraya gidiyor,
Çocuk bakımı, ulaşım ve market fiyatları el yakıyor.”
Bu tabloya karşılık, çözüm paketini şu şekilde duyurdu:
Ücretsiz otobüsler, evrensel kreş, belediye marketleri, 200 bin sosyal konut ve 30 dolarlık asgari ücret. Finansman kaynağı ise 1 milyon dolar üzeri kazananlardan ve büyük şirketlerden alınacak ek vergiler.
Işık’a göre, bu vaatler New York halkı için “Robin Hood” hikâyesine benzese de, veriler durumun göründüğünden daha karmaşık olduğunu gösteriyor.
NEW YORK’TA ÜCRETLER YERİNDE SAYARKEN AMERİKA YÜRÜMÜŞ

Işık, The Economist verilerine dayanarak, New York’taki reel ücretlerin son 20 yılda neredeyse hiç artmadığını vurguluyor.
ABD genelinde özel sektör çalışanları reel olarak yüzde 10–15 kazanç sağlarken, New York’ta aynı göstergeler 2007 seviyesinin bile altına inmiş durumda.
“Kiralar, ulaşım ve market fiyatları uçmuşken maaş yerinde sayıyorsa, bu bir ideolojik zafer değil; geçim derdinin politik isyanıdır” diyor Işık.
“ZENGİNLERİN KAÇIŞI” NEW YORK’U ZAYIFLATIYOR
Işık’a göre, Mamdani’nin en büyük ekonomik riski, yüksek gelirli kesimin şehri terk etmesi.
2010 yılında ABD’de yıllık 1 milyon dolar ve üzeri gelir elde edenlerin %13’ü New York eyaletindeyken, bu oran 2022’de %9’a düştü.
Florida, Texas ve Nevada gibi eyaletlerin düşük vergili ortamı, Wall Street’in devlerini kendine çekiyor.
JP Morgan, Goldman Sachs ve Morgan Stanley gibi dev finans kuruluşları, istihdamın önemli bir kısmını güneye kaydırmış durumda.
Işık’a göre, bu gelişmeler “zenginlerden daha fazla vergi alarak” sistem kurmayı hedefleyen Mamdani için önemli bir tehdit oluşturuyor.
“ZENGİNLERDEN ALIP YOKSULA VERMEK YETMEZ”

Işık, Mamdani’nin “zenginlerden al, yoksula ver” denkleminde dört temel soruna dikkat çekiyor:
Vergi tabanı hareketli: En zengin kesim zaten şehirden kaçıyor.
Yetki sorunu: New York City, eyalet gelir vergisini tek başına artıramıyor.
Maliyet devasa: Kreş, konut, ulaşım ve ücret artışı onlarca milyar dolarlık bütçe gerektiriyor.
Siyasal denge zayıf: Kampanya desteğini veren sol koalisyon, belediye masasında emlak lobisi ve iş dünyasıyla karşı karşıya kalacak.
Işık’a göre, Mamdani’nin planı bu koşullarda ya bütçe açığına, ya vergi kaçağına, ya da hayal kırıklığına yol açabilir.
“PAYLAŞIM DEĞİL, YAPISAL TASARIM GEREK”
Yağı Kutay Işık’a göre, demokratik sosyalizmin başarıya ulaşması için sadece gelir dağılımını değil, yapısal tasarımı da değiştirmek gerekiyor.
Işık, Mamdani’nin başarılı olabilmesi için şu adımları zorunlu görüyor:
Konut arzını artırmak: Kirayı dondurmak yetmez, kamu ve kooperatif konut projeleriyle üretimi artırmak şart.
Ulaşımı dönüştürmek: Ücretsiz otobüs uygulaması altyapı yatırımlarıyla desteklenmeli.
Bakım ekonomisini düzenlemek: Kreş hizmetleri sendikalı ve güvenceli istihdamla sağlanmalı.
Ekonomiyi çeşitlendirmek: Şehri finans odaklı yapıdan çıkarıp teknoloji, sağlık ve eğitim sektörlerine yönlendirmek.
“ESKİ NEW YORK BİTİYOR”

Işık son olarak şu değerlendirmede bulunu:
“Mamdani’yi iktidara taşıyan şey, zenginlerin bile yorulduğu bir şehirde, emekçinin artık nefes alamamasıydı.
Ancak zenginlerin kaçtığı, orta sınıfın zor tutunduğu bir şehirde demokratik sosyalizmin faturası kime kesilecek?
Eğer Mamdani bu soruya akıllı bir yanıt bulamazsa, hikâye hayal kırıklığıyla bitebilir.
Ama bulursa, belki de gerçekten yeni bir New York doğar.”