Türkiye’de uzun süredir beklenen Telif Yasası, sektördeki emeğin korunması ve adil gelir dağılımı için hayati öneme sahip. Ancak yasa bir türlü hayata geçirilemiyor. Bu gecikmenin ardındaki en büyük engellerden biri olarak, başrol oyuncularının talep ettiği astronomik ücretler gösteriliyor.
Sektör kaynaklarına göre, yapımcılar, senaristler, set emekçileri ve teknik ekipler daha adil bir telif sistemi talep ederken, bazı ünlü başrol oyuncuları, telif düzenlemesinin kendilerine olan etkilerini bahane ederek yasanın çıkışını perdelemeye çalışıyor.
Emeği Sömürülen Set Emekçileri Ses Yükseltiyor
Set çalışanları, senaristler ve yönetmenler, projelerin arkasındaki görünmeyen emeğin yıllardır telif hakkı koruması olmadan sömürüldüğünü dile getiriyor. Ancak dizilerden ve filmlerden milyonlar kazanan bazı başrol isimlerinin, “sadece kendi çıkarlarını düşündükleri” ifade ediliyor.
“Bir Oyuncunun Bir Bölümden Aldığı Para, Tüm Ekip Maaşının 10 Katı!”
Yapımcılar, dizilerde bir başrol oyuncusunun aldığı ücretin, bazen tüm prodüksiyon kadrosunun toplam maaşının birkaç katı olduğuna dikkat çekerek, “Telif yasası bu adaletsizliği düzenleyecekti. Ama bu düzenin bozulmasını istemeyenler var” açıklamasında bulunuyor.
Kültür Sanat Dünyası Bölünmüş Durumda
Kimi oyuncular ve sanatçılar telif yasasına açık destek verirken, yüksek gelirli bazı isimlerin lobi faaliyetleri yürüttüğü öne sürülüyor. Yasa tasarısına karşı çıkanların, hem yapım şirketlerine hem de siyasilere baskı yaptığı iddiaları sektörde yaygın konuşuluyor.
Sonuç Ne?
Telif Yasası, emeğin hakkını koruyacak bir düzenleme olarak beklenirken, astronomik ücretlerle sistemin merkezine oturan başrollerin tutumu, süreci tıkayan en büyük engel olarak gösteriliyor. Sektör ise artık adalet istiyor: “Emeğe saygı, telife yasayla gelir!”
Ödüllü yapımcı ve yönetmen İhsan Taş, uzun süredir gündemde olan ancak bir türlü hayata geçirilemeyen Telif Yasası ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“BU SEKTÖRDE YILDIZLAR KAZANIYOR, EMEKÇİLER SÜRÜNÜYOR”
“Bana göre bu yasanın çıkmamasının önündeki en büyük engel; yapım bütçelerinin büyük bir kısmını tüketen astronomik ücretler talep eden başrol oyuncuları” diyen başarılı yapımcı “Bir yapımcı olarak, bende telif yasası için mücadele edenlerin arasında, hatta en başında yer almak isterim ama tek başına yetmez. Telif yasası çıksın istiyorsak, oyuncusuyla, yapımcısıyla, senaristiyle, yönetmeniyle, kamera arkasındaki emekçilerle bir araya gelip, adaletlice herkesi kucaklayacak bir yasa çıkmalı ki, çözüm olsun.
YÜZDE 70 BAŞROLE, GERİ KALANIYLA FİLM Mİ YAPILIR?
Şu ana kadar; her projede, pastanın neredeyse %70’ini başrol oyuncuları alıyor. Geriye kalanla da, projeyi mi tamamlayacaksınız, post prodüksiyonunu mu yapacaksınız, pr’ını mı yapacaksınız? Finale gelindiğinde, çoğu yapımcı bütçesini bitirdiği gibi ya bankalardan kredi çekmiş filmini vizyona koyabilmek için, ya da etrafına borçlanmış. Bütçenin en büyük kısmının reklama ayrılması gereken yerde, reklama az para kalıyor diye istenilen reklam yapılamıyor bile. İyi reklam da yapılamayınca, ne dağıtımcılar filmi almak istiyor ne de gişede karşılık buluyor. Film batınca kendi kaderine terk edilen bir çok yapımcının, acı hikayelerini duyuyoruz maalesef. Kimisi inşaatlara gidip, çalışmaya başlamış, kimisi köyüne dönmüş, kimisi de intihar etmiş” Durum böyleyken Telif Yasası’nı nasıl hayata geçirilecek?”
Sektörde gerçek bir değişim isteyen yapımcı, yönetmen ve sanatçılara da çağrıda bulunan Taş “Eğer gerçekten daha adil, daha sürdürülebilir bir sistem istiyorsak; önce kendi içimizdeki adaletsizliği değiştirmeliyiz ve kalıcı bir çözüm üretmeliyiz hep beraber” diye konuştu.