Doğum oranı 23 yılın en düşük seviyesinde

Türkiye’nin 2024 doğum ve nüfus istatistikleri hakkında detaylı bilgiler, trendler ve analizler ile ülkenin demografik yapısını keşfedin.

Doğum oranı 23 yılın en düşük seviyesinde
Yayınlama: 13.05.2025
A+
A-

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ilişkin kapsamlı doğum ve nüfus istatistiklerini kamuoyu ile paylaştı. Yapılan analizler, ülke genelinde doğurganlık oranlarındaki değişimleri, bölgesel farklılıkları ve demografik eğilimleri ortaya koymaktadır.

Bölgesel Doğurganlık Hızlarındaki Farklılıklar

Geçtiğimiz yıl, en yüksek toplam doğurganlık hızı 3,28 çocuk ile Şanlıurfa’da kaydedildi. Bu ili, sırasıyla 2,62 çocuk ile Şırnak ve 2,32 çocuk ile Mardin takip etti. En düşük toplam doğurganlık hızına sahip iller ise Bartın ve Eskişehir olup, her ikisinde de 1,12 çocuk seviyesinde gerçekleşti. Ardından, Zonguldak ve Ankara 1,15, İzmir ise 1,17 çocukla listenin altında yer aldı. 2017 yılına kadar toplam doğurganlık hızının nüfusun yenilenme seviyesinin altına düştüğü gözlemlenmişti; 2024 itibarıyla, 57 ilin toplam doğurganlık hızı 2,10’un altında kalırken, bu sayı 2024’te 71 ile artış gösterdi. Ayrıca, hızın 1,50’nin altında olduğu ilin sayısı 2017’de 4 iken, 2024’te 55’e yükseldi. Sadece Şanlıurfa’nın 3 çocuk ve üzerinde toplam doğurganlık hızına sahip olduğu görülürken, diğer tüm illerde bu oran daha düşüktü.

Avrupa Birliği Üye Ülkeleri ile Karşılaştırma

2023 yılında, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ortalaması yaklaşık 1,38 çocuk seviyesinde olup, toplam doğurganlık hızına göre en yüksek hız Bulgaristan’da 1,81 çocuk ile kayda geçti. En düşük hız ise Malta’da 1,06 çocuk olarak gözlemlendi. Türkiye’nin 2024 yılı toplam doğurganlık hızı 1,48 çocuk ile AB ülkeleri arasında 9. sırada yer almakta olup, bu oran ülkemizin demografik eğilimlerini yansıtmaktadır.

Eğitim Seviyesi ve Doğurganlık İlişkisi

İstatistikler, annenin eğitim düzeyi ile doğurganlık hızı arasında ters orantı olduğunu göstermektedir. 2024 verilerine göre, okuma yazma bilmeyen veya ilkokul mezunu annelerin toplam doğurganlık hızı 2,65 çocuk iken, yükseköğrenim mezunu annelerde bu oran 1,22 çocuk seviyesinde kalmıştır. Bu durum, eğitim seviyesinin artmasıyla birlikte doğurganlık oranlarının azaldığını ortaya koymaktadır.

Mekansal Yapı ve Doğurganlık

Yeni Mekansal Adres Kayıt Sistemi (MAKS) kullanımıyla oluşturulan, kent ve kır ayrımı yerine, yoğun kent, orta yoğun kent ve kır gibi yeni sınıflamalar devreye girmiştir. 2024 verilerine göre, kır yerlerde toplam doğurganlık hızı 1,83 çocuk iken, orta yoğun kentlerde 1,58 ve yoğun kentlerde 1,39 çocuk olarak kaydedildi. Bu farklılıklar, mekansal faktörlerin doğurganlık üzerinde önemli etkilerini göstermektedir.

Kaba Doğum Hızı ve Demografik Eğilimler

2001 yılında binde 20,3 olan kaba doğum hızı, 2024 itibarıyla binde 11’e gerilemiş olup, bu önemli azalma, nüfusun doğal artış hızındaki düşüşü yansıtmaktadır. Bu gösterge, ülkenin demografik yapısında yaşanan değişimlerin önemli bir göstergesidir.

Yaş Gruplarına Göre Doğurganlık ve Demografik Gelişmeler

2001 yılında, 20-24 yaş grubunda bin kadın başına 144 doğum gerçekleşirken, 2024’te bu oran 100 doğum seviyesine gerilemiştir. Bu, doğurganlığın kadınların daha ileri yaşlarına kaydığını göstermektedir. Ayrıca, 15-19 yaş grubundaki adölesan doğurganlık hızı, 2001’de binde 49 iken, 2024’te sadece binde 10’a düşmüştür, bu da genç yaşta gebeliklerin azaldığını göstermektedir.

Ortalama Doğum Yaşı ve Demografik Trendler

2024 yılında, doğum yapan annelerin ortalama yaşı 29,3 olarak kayıtlara geçti. 2001 yılında bu yaş 26,7 iken, son yıllarda artış eğilimi göstermektedir. İlk doğum yapan annelerin ortalama yaşı ise 27,3 olup, illere göre en yüksek Tunceli’de 29,4 yaş olarak belirlenmiştir. En düşük ise, 24,4 ile Şanlıurfa ve Muş’tadır.

Çoğul Doğum ve Aile Yapısı

2024 yılında toplam çoğul doğum sayısı 31 bin 109’a ulaşmış olup, doğumların %3,3’ü çoğul olarak gerçekleşmiştir. Bunların %97’si ikiz, %2,9’u üçüz ve %0,1’i ise dördüz ve üzeri bebekleri kapsamaktadır. Ayrıca, doğumların %41,9’u ilk, %30,3’ü ikinci, %16’sı üçüncü ve %11,5’i dördüncü ve üzeri doğumlar şeklinde sıralanmıştır. Bu veriler, aile yapısındaki değişimleri ve doğurganlık alışkanlıklarını detaylı biçimde yansıtmaktadır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.