“Bursa İçin Alternatif Ekolojik Modeller Gündeme Alınmalı”

Gelecek Partisi İl Başkanı Kadıoğlu’ndan Kritik Kuraklık Uyarısı…

Bursa’nın son yıllarda hızla artan sıcaklık değerleri ve azalan yağış miktarı, şehir için kuraklık riskini tekrar gündeme taşıdı. Gelecek Partisi Bursa İl Başkanı Mahmut Fuat Kadıoğlu, yaptığı açıklamada “Bursa artık eski iklim kuşağında değil” diyerek yerel yönetimlere uyarılarda bulundu ve sürdürülebilir çözümler için dikkat çekici bir öneri sundu: Baobab ağaçları gibi yüksek su depolama kapasitesine sahip türlerin araştırılması.

“Bursa yeni bir iklim gerçekliğiyle karşı karşıya”

Kadıoğlu, Bursa’nın tarımdan içme suyuna kadar tüm doğal kaynaklarının baskı altında olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Şehrin su yönetimi planı artık geçmişe göre değil, geleceğin kurak iklim koşullarına göre hazırlanmalıdır. Sıcaklıklar yükseliyor, yağış rejimi değişiyor. Bilimsel verilere dayanmayan hiçbir planlama sürdürülebilir değildir.”

Baobab Örneği: Su Depolama Kapasitesi, İklim Adaptasyonu Modeli

Kadıoğlu açıklamasında, dünyanın kurak bölgelerinde hayatta kalma başarısıyla bilinen Baobab ağaçlarını örnek göstererek, bunların doğadaki “iklim adaptasyon mühendisliği” niteliğine dikkat çekti.

Baobab ağaçları:

• Gövdelerinde 120.000 litreye kadar su depolayabiliyor,

• 2.000 yılı aşkın ömürleriyle ekosisteme uzun vadeli katkı sağlıyor,

• C vitamini açısından zengin meyveleriyle besin kaynağı oluşturuyor,

• Geniş gövde yapılarıyla birçok canlıya yaşam alanı sunuyor.

Kadıoğlu, bu özelliklerin kuraklıkla mücadelede ilham verici bir ekolojik model olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bursa’nın geleceğini kurtarmak için biyolojik çeşitliliği artıran, su yönetimine katkı sağlayan ve iklim dirençliliğini güçlendiren modelleri ciddiyetle tartışmamız gerekiyor. Baobab bunun bir örneğidir; mesele bu türlerin direkt Bursa’ya getirilmesi değil, iklim bilimiyle uyumlu politikalar geliştirmektir.”

“Biyolojik çeşitlilik lüks değil, zorunluluktur”

Kadıoğlu, Bursa’da doğa temelli çözümlerin yeterince gündeme gelmemesini eleştirerek yerel yönetimlere çağrıda bulundu:

“Şehir planlamasında hâlâ beton öncelikli bir yaklaşım var. Oysa iklim krizi kapımızda. Biyolojik çeşitliliği korumak artık lüks değil, bir zorunluluktur.”

“Yerel yönetimler bilimsel veriyle hareket etmeli”

Son olarak Kadıoğlu, Bursa’nın su yönetimi, yeşil alan politikaları ve şehir ekolojisi konusunda bilimsel kurumlarla ortak çalışma yapılması gerektiğini söyledi:

“Ekosistem, siyaset üstü bir meseledir. Kuraklık geldiğinde kimsenin siyasi kimliği bir anlam ifade etmeyecek. Bilime kulak veren belediyecilik anlayışı şarttır.”